7 Haziran 2010 Pazartesi

Pera Müzesi'nde Fernando Botero Sergisi


Bir süredir Pera Müzesi'ne gitmek istiyorduk ama bir türlü fırsat bulamamıştık. Aynı şekilde Fernando Botero'nun sergisini de gezmek istiyorduk ama buna da vakit ayıramamıştık. Nihayet bugün rehber eşliğinde sergiyi gezme fırsatı bulabildik. Rehberli gezinin çok faydalı olduğunu söyleyebilirim.


Fernando Botero, 21. yüzyılın en çok merak duyulan resim sanatçısı. Kolombiyalı ve her yerde bunu söylemekten de gurur duyan bir sanatçı. Hikayesi hem bildik hem de hüzünlü. 4 yaşında babasını kaybetmiş, üçüncü eşiyle evli, yıllar önce bir oğlunu trafik kazasında kaybetmiş ve hala dimdik ayakta resimlerini yapabilen bir ressam. 12 yaşında matador okuluna gitmiş ama korkudan matodor olmayıp onların resimlerini yapmaya karar vermiş. Daha bir çok anekdot yazılabilir Botero için ama yaptığı resimler ve çizdiği figürler kendi hikayesinin çok ötesinde yer alıyor.

" Şişman güzeldir " felfesinden yola çıktığı düşünülen Botero'nun tüm eserlerinde oldukça hacimli ve iri nesneler, şişman insanlar ve hayvanlar görmeniz mümkün. Botero bunun nedenini şöyle açıklamış:  “ Şişman güzeldir, çünkü şişman insanlar diğer insanların yüzünde hemen bir gülümseme yaratma kabiliyetine sahiptirler, sempatiktirler bu yüzden resimlerimde şişman figürleri kullanıyorum ".


Botero'nun eserlerini nerede görseniz tanımanız mümkün. Resimlerinde yer alan figürler kadar o resimlere hayat veren renklerin canlılığı, gerçekliği ve sahip olduğu kontrast da oldukça dikkat çekici. İnsanı rahatsız etmeyen ve onu kendi içine çeken bir görünüme sahip tüm resimler. Zaten eserlerinin tamamında kendi kültüründen ve hayatından betimlemelere yer vermiş. Tabi bir de ünlü ressamların eserlerinden yaptığı uyarlamaları bulunuyor. Bunlar da en az o resimlerin orjinalleri kadar dikkat çekici ve güzel olmuş. Özellikle de Leonardo Da Vinci'nin Mona Lisa'sı.


Fernando Botero'nun Türkiye'deki ilk sergisi Pera Müzesi'nde 4 Mayıs'tan itibaren gezilebiliyor. 18 Temmuz'a kadar gezilebilecek olan sergi 6 bölüm ve 64 adet eserden oluşuyor. Botero'nun bu sergisi sirk, boğa güreşi, Latin Amerika halkı, Latin Amerika yaşamı, ölüdoğa ve sanat tarihinin geçmiş ustalarından uyarlamaları kapsıyor. Eserlerin tamamı oldukça büyük boyutlarda olduğu için ihtişamı daha kuvvetli bir biçimde hissediliyor. Resimlerinde pek çok kusur olduğunu söyleyenler kadar yarattığı farklılığın ne kadar başarılı olduğunu savunanlar da bulunuyor. Ben ikinci grupta bulunuyorum. Sergiyle ilgili detaylı bilgilere buradan ulaşabilirsiniz.



Pera Müzesi saat 18.00'a kadar açık. Botero sergisi için oraya gitmişken Osman Hamdi Bey'in " Kaplumbağa Terbiyecisi " adlı eserini görmeden olmaz dedik. Tablo tek kelimeyle muhteşem. Kapıdan girdiğinizde tam karşınızda duruyor. Etkilenmemek mümkün değil. Bu kadar büyük bir tablo olduğunu tahmin etmemiştim açıkçası. Ve hala bu kadar yeni gibi duracağını da.

Pera Müzesi'ne gitmişken Pera Cafe'de bir şeyler yiyip -  içebilir, Artshop'tan kitap, kartpostal, tablo ve benzeri hediyelik eşyalardan satın alabilirsiniz. Pera Müzesi'ne giriş ücreti tam 7 TL, öğrenci ise 3 TL.

Farklı bir tarzı ve ortaya çıkan farklı güzellikleri görebilmeniz dileğiyle...

Pera Müzesi
Meşrutiyet Caddesi No.65
Tepebaşı - Beyoğlu / İSTANBUL
Tel: 0212 334 99 00

Hiç yorum yok: