22 Eylül 2009 Salı

Boyacıköy

Televizyonda yayınlanan Geniş Aile dizisi sayesinde öğrendim varlığını. Kesinlikle Anadolu Yakası'nda hatta Üsküdar taraflarındadır diye ısrar etmiştim eşime. Bayramın son gününde, arkadaşımızla birlikte keşfedelim dedik burayı.

Boyacıköy, İstanbul'da, Avrupa Yakası'nda. Baltalimanı ile Emirgan arasında, Baltalimanı'ndan Sarıyer'e doğru giderken , Baltalimanı Kemik Hastanesi'ni geçtikten 200 metre sonra sol tarafta göreceğiniz Boyacıköy Yokuşu tabelasından yukarı doğru tırmanarak ulaşıyorsunuz. Sarıyer tarafından geliyorsanız , Baltalimanı Polis Moral Eğitim Merkezi'nden hemen sonra sağdaki yokuş sizi aynı yere götürüyor.



Çok değil arabayla 1-2 dk sonra Boyacıköy'ün dar ve dik sokaklarına ulaşıyorsunuz. Oldukça hareketli bir yer burası, fazlasıyla araba var. O nedenle bulduğunuz ilk yere arabanızı park etmenizde yarar var. Sahilden yürüyerek de buraya ulaşmanız  tabiki mümkün ama çıkacağınız dik yokuş için hazırlıklı olmalısınız.



Biz arabamızı park edip, boynumuza fotoğraf makinelerimizi asıp kendimizi sokaklara salıverdik. Sahilden çok fazla yukarıda olmamasına rağmen görülmeye değer bir manzaraya sahip burası. Bayram olmasından mıdır yoksa sonuçta buranın da İstanbul olmasından mıdır bilmiyorum pek fazla insan göremedik sokaklarda. Ya da bayram ziyaretleri çoktan yapılmış, son güne bırakılmamış da olabilir.


Üçüncü Selim 'in Kırk Kilise ( Şimdiki adı Kırklareli ) 'den şayak ve benzeri kumaşları boyamak ve bu sanatı yaygınlaştırmak amacıyla getirttiği 40 kişilik Kafrariyofi ( Kafkariyodi ) ailesinin buraya yerleştirilmesi nedeniyle semtin adı Boyacıköy olmuş. Semtin üst kısımlarına daha çok Rum ve Ermeniler yerleşmiş, sahil kısmına ise Türkler yerleşmiş. Sokaklardaki evleri gördükçe bu durumu anlıyor insan.



Sokakları gezerken tarihi ev, konak ve köşkler görmek mümkün. Mesela Şirin Sokak'ta yer alan çeşme 1876 yılında yaptırılmış. Ancak onarımlar nedeniyle olsa gerek pek geçmişin izlerini taşımıyor.



1837 yılında yaptırılan İkinci Mahmut Han Meydan Çeşmesi, sahilde ve ana cadde üzerinde bulunan Kanlıkavak Çeşmesi, Boyacıköy otobüs durağının arkasındaki Boyacıköy Eczanesi ( kuruluş tarihi 1875'miş) , Mustafa Özkan Sahilhanesi, Yaver Selahattin Sokak'taki Surp Yerits Mangants Ermeni Kilisesi ( 1840 ) , Tarihi Çınar Meyhanesi , Özdemir Sabancı Lisesi en önemli tarihi yapılardan birkaç tanesidir.Hepsi çeşitli onarımlardan geçip günümüze kadar ulaşabilmiş.




Semtteki evlerin çoğu eskiden kalma ya da onlara benzetilmeye çalışılmış şekillerde evler. Çok katlı olanlar da var müstakil olanlar da. Biz İstanbul'da yaşayan ebeveynlerin en büyük sorunu olan çocuklarımızı sokağa çıkaramama durumu burada yok denecek kadar az. Orada tanıştığımız çocukların söylediği gibi kız kaçıran atılabilecek boş arsalar hala mevcut. Arabaların sürekli geçmediği,  bahçeli evlerin,  arnavut kaldırımlı yolların olduğu ve hatta bu taşların arasından otların çıktığı sokaklar da hala mevcut. Çam Fıstığı Sokağı ile başladık keşfimize biz. Burada bulunan boş arsadan baktığımızda  gördük ki iki kulağından tutup çekebileceğimiz Fatih Sultan Mehmet Köprüsü tam karşımızda. Zaten Boyacıköy'de denize dik hangi sokaktan bakarsanız bakın ufak da olsa denizi, boğazı görebiliyorsunuz. Bu da bir İstanbullu için güne iyi başlamak adına güzel bir neden olsa gerek.



Semtin güzelliğini, gördüğümüz manzarayı en çok bozan şeyler, cadde ve sokak boyunca uzanan arabalar ve elektrik telleri oldu. Caddenin trafiği oldukça hareketli, sürekli bir araba sirkülasyonu var. Buna rağmen korna sesi hiç yok. Çok değil 1-2 dakika mesafedeki sahil yolunda ise korna sesinden başka bir ses yok. Burası İstanbul değil galiba diye düşünmeden edemiyor insan. Bazı insanlar gerçekten çok şanslı ya da akıllı.



Semtte garajında lüks jiplerin olduğu evler de var, müstakil kendi halinde yaşayan insanların olduğu evler de. Ama görünen o ki herkes halinden memnun. Semtte sessizlik var, o halde huzur da var gibi geliyor insana. Evet, burası da İstanbul. Hem de burnumuzun hemen dibinde, boğazın en güzel yerlerinden birinde, yemyeşil ve kendine has doğasıyla Boyacıköy burası.

Gidip görebilmeniz dileğiyle...

8 yorum:

Knowen dedi ki...

Gezmiş kadar olduk :)

Adsız dedi ki...

Seda'cığım ,
Ellerine sağlık.
Gerçektende gezmiş kadar olduk.
Çok teşekkür ederiz.

Yasemin

elif dedi ki...

Gerçekten çok saol ben geniş aile dizisi hastasıyım bora akkaşı çok seviyorum ve çok merak ediyodum nerde çekim yapıldığını gerçekten çok saol sana ne kadar teşekkür etsem azdır çok mutluyum şuan ve bende gidip görmek istiyorum tekrardan saol bu yazdıkların verdiğin bilgiler çok işime yaricak

maho dedi ki...

ya ben sırf bu dizi için taaaa GAZİANTEPTEN gelip o semti gezdim ama çekimleri göremedim kendim resim çekildim diziyi ve oyuncularını çok beğeniyorum mükemelin ötesinde bir dizi bu dizidede oynamayı çok isterdim

Seda Cürgül Kaya dedi ki...

Biz de dizi sayesinde duyduk Boyacıköy'ü. Güzelliğinden etkilenmemek mümkün değil gerçekten de.

maho dedi ki...

güzel olmasa ta antepten gidermiyim yaa abla

Unknown dedi ki...

Benim de ilk işim İstanbul'a gittiğimde bu semti gezmek olacak.

Adsız dedi ki...

Sezaibey sokak da ki resim çok hoş.. o ilk sağ sokak -Fırın- sokak.. no 26 da da Gökhan Kırdar oturur lopus müzik.. BOYACIKÖY VE BALTALİMANI Tükiye de yaşanabilinecek en güzel yerdir..her karşını bilirim,,Kayhan Mutlu MEYVECİ UPS BALTALİMANI bölge eski sorumlusu..